Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz’dan Ekonomik Büyüme Açıklaması

Yılmaz, yayımladığı açıklamada, yılın ikinci çeyreğine ait büyüme verilerini değerlendirdi.

Türkiye ekonomisi, yılın ikinci çeyreğinde, bir önceki çeyreğe göre yüzde 0,1 artışla yüzde 2,5 büyüme göstermiştir. Ayrıca bu yılın ilk çeyrek büyümesi yüzde 5,3’e revize edilirken, yılın ilk yarısındaki büyüme ise yüzde 3,8 olarak kaydedilmiştir.

Yılmaz, 2023 yılı için GSYH verilerinin de yukarı yönlü güncellendiğini belirterek, reel büyümenin yüzde 5,1 ile milli gelirin 1,1 trilyon doları aştığını ifade etti. Kişi başına düşen milli gelir, geçen yıla göre 2584 dolar artarak 13 bin 243 dolara yükselmiştir. Bu sonuçlar, Orta Vadeli Program (OVP) hedeflerinin üzerinde gerçekleşmiştir.

“CARİ AÇIĞIMIZ OVP HEDEFLERİNDEN DAHA HIZLI DÜŞMEKTE”

İkinci çeyrek büyümesinde, sıkı para ve maliye politikalarının etkisine ek olarak sanayi üretimi ve ihracat performansındaki zayıflamanın etkileri de göz önüne alınmalıdır. Yılmaz, şunları kaydetti:

“Enflasyonla mücadele kapsamında makroekonomik dengelenme devam ediyor. Bu kapsamda net ihracatın büyümeye katkısı, ithalattaki yavaşlama nedeniyle 1,3 puan olmuştur. Alınan politikalarla cari açığımız OVP öngörülerimizden daha hızlı bir şekilde düşmektedir.”

Ağustos ayı geçici dış ticaret verilerine göre, 2024 Ağustos’ta ihracat yüzde 2,4 artarak 22,1 milyar dolara ulaşırken, ithalat yıllık bazda yüzde 10,8 azalarak 27 milyar dolara gerilemiştir. İhracatın yıllıklandırılmış değeri 262 milyar dolara yükselirken, 2023 yılı Mayıs ayında 122,2 milyar dolarla zirve yapan dış ticaret açığı, 2024 Ağustos itibarıyla 78,6 milyar dolara düşmüştür. Dış ticaret açığındaki azalma ile birlikte cari açığın daralmasının önümüzdeki aylarda devam etmesi beklenmektedir.”

Yılmaz, harcamalar açısından ikinci çeyrekte özel sektör ve kamu tüketim harcamalarının sırasıyla yüzde 1,6 ve yüzde 0,7 arttığını, toplam tüketim harcamalarının ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 1,5 artış gösterdiğini belirtti. Bu artış, ilk çeyreğe göre yavaşlama eğilimi göstermektedir; sıkılaşma tedbirleri ve makroihtiyati önlemlerle talepteki dengelenme yaşanmaktadır.

“VATANDAŞLARIMIZIN REFAHINI ARTIRACAK POLİTİKALAR UYGULANACAK”

Yılmaz, bu dönemde toplam sabit sermaye yatırımlarının yüzde 0,5 arttığını, yurt içi talebin büyümeye katkısının yüzde 1,2’ye gerilediğini ifade etti. Ayrıca, üretim sektörlerinde iktisadi faaliyet açısından dengelenmenin etkileri de belirginleşmektedir.

Bu yılın ikinci çeyreğinde inşaat dahil hizmetler sektörü yüzde 2,5, tarım sektörü ise yüzde 3,7 büyüme kaydetmiştir. Ancak sanayi sektöründe, takvim ve köprü günlerinin etkisiyle yüzde 1,8 daralma yaşanmıştır. Yılmaz, büyüme performansının son 16 çeyrektir istikrarlı bir şekilde sürdüğünü ve depremin olumsuz etkilerinin kısa sürede atlatıldığını vurguladı.

Gelecek dönem için makroekonomik istikrarı güçlendirmeye yönelik adımlar atmayı sürdüreceklerini belirten Yılmaz, bu çerçevede üçüncü çeyreğe dair öncü göstergelerin, talep dengelenmesinin devam edeceğini ve talebin enflasyon üzerindeki daraltıcı etkisinin süreceğine işaret ettiğini kaydetti. Sürdürülebilir büyümeyi sağlamak için fiyat istikrarını tesis edeceklerini, bu sayede üretim, tüketim ve yatırım kararlarının sağlıklı bir şekilde alınacağını ve kaynak dağılımının etkinleştirileceğini belirtti.

Program kapsamında, büyümenin kompozisyonunu da öngörülen şekilde, özel tüketim harcamalarının az arttığı, yatırımların ise yüksek artış gösterdiği bir düzende gerçekleştireceklerini ifade eden Yılmaz, tüketim ekonomisinden üretim ekonomisine geçiş çabalarını sürdüreceklerini vurguladı. Kalıcı fiyat istikrarını sağlayarak sürdürülebilir büyümeyi güçlendirerek vatandaşların refahını artırmayı hedeflediklerini belirtti.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, bu çerçevede hedeflerine ulaşacakları bir yol haritasını içeren güncellenmiş 2025-2027 dönemi OVP’yi yakın bir zamanda kamuoyuyla paylaşacaklarını duyurdu.