[ad_1]
Türkiye’nin ekonomik hedeflerini belirleyen 3 yıllık yol haritası açıklandı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, gerçekleştirilen basın toplantısında, Türkiye ekonomisini üç yıl boyunca yönlendirecek olan Orta Vadeli Program (OVP) hakkında önemli bilgiler aktardı. Yılmaz, “Bugün, Türkiye ekonomisinin geleceğini şekillendirecek OVP’nin politika çerçevesini ve hedeflerini paylaşmak için bir araya geldik. Ekonomimizin büyümesi, istihdam durumu ve istikrar konularında izleyeceğimiz stratejiyi belirleyeceğiz.” dedi.
Yeni OVP’nin ülkeye hayırlı olmasını dileyen Yılmaz, OVP’nin Strateji ve Bütçe Başkanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından hazırlayıp Cumhurbaşkanı tarafından onaylandığını belirtti. Program, temel ekonomik göstergeleri, bütçe dengelerini ve borçlanma durumunu analiz etmeyi hedefliyor. Ayrıca, kamu idarelerine yönelik ödenek tekliflerinin belirlenmesini de kapsıyor.
“BELİRSİZLİKLER ORTADAN KALKTI”
Geçen yıl yapılan genel seçimlerin ardından siyasi belirsizliklerin sona erdiğini ve ülkenin uzun bir seçimsiz döneme girdiğini vurgulayan Yılmaz, uygulamaya koydukları ekonomik programla belirsizliklerin ortadan kaldırıldığını söyledi. OVP’nin güncellenmesiyle, Türkiye’nin kalkınmasını ve refahını artıracak politikaları kararlılıkla sürdüreceklerini dile getirdi.
OVP hazırlık sürecinde çeşitli paydaşlarla geniş istişare toplantıları yapıldığını belirten Yılmaz, toplumun farklı kesimlerinin ihtiyaçlarını anlamalarına büyük katkı sağladıklarını ifade etti. 2025-2027 dönemini kapsayan OVP hazırlıklarıyla, kamu kurumlarıyla bütçe görüşmelerinin başlangıçta yapıldığını vurguladı.
“TAHMİNLER GEÇERLİLİĞİNİ KORUYOR”
Ağustos sonunda OVP taslağının nihai hale getirildiğini ve ilgili kurumlarla paylaşıldığını dile getiren Yılmaz, Cumhurbaşkanı’nın onayıyla OVP’nin Resmi Gazete’de yayımlandığını kaydetti. Geçen OVP’den bugüne kadar geçen sürede temel makroekonomik göstergelerdeki öngörülerin büyük oranda gerçekleştiğini, mevcut tahminlerin de geçerliliğini koruduğunu aktardı. Dezenflasyon sürecinin etkilerinin 2024 yılı itibarıyla başlayacağını, enflasyonun 23.5 puan düştüğünü ifade etti.
“PROGRAMIMIZ BAŞARILI BİR ŞEKİLDE ÇALIŞIYOR”
İstihdam açısından, iktisadi faaliyetteki dengelenmelere rağmen işsizlik oranlarının hedeflerin ötesinde iyileşme gösterdiğini vurgulayan Yılmaz, kamu harcamalarındaki etkinlik ve verimlilik arttıkça bütçe açığının tahminlerden daha olumlu seyrettiğini söyledi. Türkiye ekonomisinin 2003 yılında yaşadığı küresel ve bölgesel zorluklara rağmen, 2022 yılında yüzde 5.1 büyüdüğünü belirtti.
ENFLASYONTAKİ GELİŞMELER
Yılmaz, geçiş döneminin tamamlandığını ve dezenflasyon sürecinin başladığını ifade ederek, 2024’te birikimli TÜFE artış oranının yüzde 52’ye gerilediğini belirtti. İşsizlik oranlarının da gerilediğini ve 2023’ün 2. çeyreğinde 31 milyon 556 bin istihdam varken, bu sayının 2024’te 23 milyon 661 bine ulaştığını kaydetti.
Öte yandan, cari işlemler açığının 2024 yılının Haziran ayı itibarıyla milli gelirin yüzde 2.2’sine düştüğünü ve bu durumun Türkiye’nin makroekonomik istikrarını güçlendirdiğini dile getirdi.
“TL’YE OLAN GÜVEN ARTIYOR”
TL mevduatlarının toplam mevduat içindeki payının 2023 Ocak’ta yüzde 39 iken, 2024 Ağustos’ta yüzde 54’e yükseldiğini belirten Yılmaz, bu artışın TL’ye olan güvenin arttığını gösterdiğini ifade etti. KKM (Kur Korumalı Mevduat) uygulamasının payının düştüğünü de aktardı.
RİSK PRİMİ DÜŞTÜ
TL’nin güçlenmesinin enflasyonla mücadelede önemli bir gelişme olduğunu belirten Yılmaz, risk priminin 2023 Mayıs’ta 703 baz puan iken, 3 Eylül 2024 itibarıyla 283 baz puana gerilediğini kaydetti.
Bütçe açığının 2023 yılı itibarıyla yüzde 3.5 olarak gerçekleştiğini ancak deprem felaketi ve kamu personeli ücret artışlarının olumsuz etkiler yarattığını belirten Yılmaz, tüm bu gelişmelere karşın 2023 yılı Aralık itibarıyla bütçe açığının yüzde 5.2’ye gerilediğini paylaştı.
2025-2027 OVP HEDEFLERİ
2025-2027 dönemindeki hedeflerinin enflasyonu tek haneli seviyelere indirmek ve büyüme potansiyelini artırmak olduğunu ifade eden Yılmaz, bu hedeflerin yanı sıra yatırım, istihdam ve üretimi teşvik etmenin önemini vurguladı.
Sanayi sektöründe yüksek katma değerli üretime geçişi sağlamak, yerli enerji kaynaklarını güçlendirmek ve yenilenebilir enerji yatırımlarına öncülük etmek de hedefleri arasında yer alıyor. Enflasyonu düşürmek, istihdam artışı sağlamak ve ekonomik büyümeyi sürdürülebilir hale getirmek stratejilerinin merkezinde yer alıyor.
Yılmaz, Türkiye’nin büyüme hedefleri ile birlikte 2024 yılı itibarıyla ekonomik büyüklüğün 44.2 trilyon TL’ye ulaşmasını beklediklerini ve kişi başı gelirinin 2024 yılı sonu itibarıyla 15 bin 551 dolara çıkacağını öngördüklerini sözlerine ekledi.
KAYNAK
Kaan Yiğit, Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Biyosistem Mühendisliği bölümünden mezun oldu ve tarımsal üretimde enerji verimliliği üzerine çalışmalar yaptı. Mezuniyetinden sonra Bursa’da çevre dostu tarımsal çözümler sunan bir mühendislik firmasında görev aldı. Kaan, ileride biyosistem mühendisliği alanında yüksek lisans yaparak, sürdürülebilir tarım uygulamalarını yaygınlaştırmayı hedefliyor.